Nöbetçi Eczaneler
Sürgündeki Doğu Türkistan Hükümeti (ETGE), uluslararası toplumun Çin’in işgal altındaki Doğu Türkistan’daki korkunç insan hakları vahşetiyle ilgili endişelerini ve tavsiyelerini ifade ettiğini söyledi.
“Ancak ETGE, salt diyalog ve tavsiyelerin zamanının geçtiğinin altını çiziyor. İşgal altındaki Doğu Türkistan’da Çin sömürgeciliği ve işgalinin doğrudan sonucu olan sistematik soykırımı ve insanlığa karşı suçları durdurmak için acil, somut eylemlere acil ihtiyaç vardır.”
Aralarında ABD, İngiltere, Avustralya, Belçika, Kanada ve Japonya’nın da bulunduğu en az 50 ülkenin yaptığı tavsiyelerde, uluslararası insan hakları anlaşmalarının onaylanmasından Uygurlara, Kazaklara, Kırgızlara ve Doğu Türkistan’daki diğer Müslüman Türk halklarına yönelik zulmün durdurulmasına kadar önlemler önerildiği belirtildi.
ETGE açıklamasında, “Bu tavsiyeler artan bir küresel farkındalığa işaret etse de, Çin’in vahşetinin boyutu ve ciddiyeti ile mücadelede göz kamaştırıcı derecede yetersizdir” denildi.
Açıklamada, “Doğu Türkistan’daki durum sadece bölgesel bir sorun değil, uluslararası toplumun insan haklarını ve adaleti savunma kararlılığının da bir sınavıdır” denildi.
ETGE Başkanı Dr. Mamtimin Ala, “Soykırım yapan bir devlete sadece tavsiyede bulunmak yetersizdir. Çin’in Doğu Türkistan’daki eylemleri, sadece sözde değil, somut eylemlerde de ciddi bir uluslararası müdahaleyi gerektiriyor.”
ETGE, milyonlarca Uygur, Kazak, Kırgız ve diğer Müslüman Türk halkının sahte “terörle mücadele” bahanesiyle hâlâ hapishanelerde ve toplama kamplarında tutulduğu Doğu Türkistan’daki durumun 2024 yılında kritik olmaya devam ettiğini belirtti.
Bu arada milyonlarca kişi de Doğu Türkistan’da, hatta Çin’in birçok yerinde zorunlu çalışma kamplarında ve fabrikalarda köleleştiriliyor.
Açıklamada, “Yaklaşık bir milyon Uygur ve diğer Müslüman Türk çocukları, devlet tarafından işletilen yetimhanelerde ve yatılı okullarda gözaltında tutulmaya devam ediyor ve burada sözde ‘sadık Çin vatandaşları’ olmaları yönünde beyinleri yıkanıyor” denildi.
Camiler ve diğer dini mekanlar hâlâ kapalı ve namaz kılmak hâlâ yasak. Uygur ve diğer Müslüman Türk aydınlarının, toplum ve dini liderlerin, girişimcilerin ve gazetecilerin hapiste tutulmaya devam ettiği belirtildi.
ETGE, Uygur ve diğer Türk kadınlarının zorla kısırlaştırılmasının yanı sıra Uygur ve diğer Müslüman Türk bebeklerinin zorla kürtaj edilmesinin endişe verici olduğunu ve acil küresel müdahale gerektirdiğini söyledi.
ETGE, Sömürge Ülkelere ve Halklara Bağımsızlık Verilmesine İlişkin Bildirge’ye (Genel Kurul kararı 1514 (XV)) atıfta bulunarak Birleşmiş Milletler’i sorunun köklerine değinmeye çağırdı.
Bu eylemin, krizin yalnızca sömürgeleştirme ve işgal yönlerini kabul ederek, durumun çözümüne yönelik daha kapsamlı bir yaklaşımı kolaylaştırmakla kalmayıp, aynı zamanda Doğu Türkistan halkının kendi kaderini tayin hakkının tanınması ve buna saygı gösterilmesi için de çalışacağı ifade edildi.
Açıklamada, bunun, Doğu Türkistan’ın sömürgeleştirilmesinden kurtulmasına ve Doğu Türkistan halkının özgürlüklerini, insan haklarını ve varlığını güvence altına almanın ve güvence altına almanın tek yolu olan Doğu Türkistan’ın bağımsızlığının yeniden sağlanmasına yol açacağı belirtildi.
Ayrıca ETGE, Çin’e sıkı diplomatik ve ekonomik yaptırımlar uygulamak için hükümetleri, uluslararası kuruluşları ve sivil toplumları ortak bir çabayla birleştiren küresel bir koalisyona duyulan ihtiyacı vurguladı.
Bu koalisyonun aynı zamanda sömürgeleştirme, soykırım ve işgal kampanyasına son verene ve Doğu Türkistan, Tibet ve Güney Moğolistan dahil komşu ülkelerin haklarına saygı duyana kadar Çin’i diplomatik olarak izole etmek için çalışması gerektiği belirtildi.
Açıklamada, “ETGE, uluslararası topluma diplomatik tavsiyelerin ötesine geçmeye ve Çin’e karşı etkili diplomatik ve ekonomik baskılar, yaptırımlar ve yasal işlemler uygulamaya çağrıda bulunuyor” denildi.
Bu yaklaşımın sadece işgal altındaki Doğu Türkistan’daki Müslüman Türk halkları için değil, aynı zamanda Tibet, Güney Moğolistan, Hong Kong ve Çin’deki mazlumlar için de hayati önem taşıdığı belirtildi.
“ETGE, uluslararası toplumun ancak kararlı ve somut eylemlerle Çin’in insan hakları uygulamalarında değişiklik yaratabileceğine ve kendi yönetimi altında acı çeken tüm uluslar ve halklar için özgürlük ve onurlu bir gelecek sağlayabileceğine inanmaktadır” dedi.