Direniş grupları, işgalin “vahşeti, yol açtığı yıkım ve katliamların boyutuna rağmen” direnişi ortadan kaldıramadığını ve Filistin halkının iradesini kıramadığını belirterek, “Gazze’deki halkımızın gösterdiği efsanevi metanet, düşmanın tüm planlarının ve komplolarının parçalandığı kaya olmuştur” diye vurguladılar.
Açıklamalarında, “tarihin en korkunç imha savaşından iki yıl sonra, düşman ve müttefikleri, başta direnişi ortadan kaldırmak ve tutukluları zorla geri almak olmak üzere, belirledikleri hedeflerine ulaşamadılar” diye eklediler.
Direniş grupları, 7 Ekim 2023’te patlak veren El-Aksa Tufanı Savaşı’nın “işgal ile çatışmanın seyrinde tarihi bir dönüm noktası ve Filistin halkına ve kutsal mekanlarına karşı işlediği suçlara karşı doğal bir tepki” olduğunu belirtti. “Savaş, Siyonist propagandanın yalanını ortaya çıkardı ve ordusunun efsanesini çürüttü” dedi.
Direniş ayrıca, El-Aksa Tufanı Savaşı’nın “direniş projesinde tarihi bir dönüm noktası ve komplolara karşı doğal bir tepki” olarak kabul edildiğini doğruladı.
Direniş grupları, “direnişin her türlüsünün işgale karşı koymanın tek yolu olmaya devam edeceği” yönündeki iddialarını yineledi ve direniş silahının uluslararası yasalar ve sözleşmelerle güvence altına alınmış meşru bir hak olduğunu ve hiçbir tarafın bu haktan vazgeçmesine izin verilmeyeceğini vurguladı.
Arap ve İslam halklarına “inisiyatif alıp, Filistin ve direnişi desteklemek, halkımızla dayanışma içinde olmak ve Siyonist baskı makinesinin işlediği soykırım ve katliam suçlarını reddetmek için tüm başkentlerde ve şehirlerde sokaklara ve meydanlara çıkma” çağrısında bulundu.
Ayrıca “Yemen, Lübnan, Irak ve İran’daki destek cephelerini” selamlayarak Filistin davasını destekleyen kararlı tutumlarını övdü ve “topraklarını ve onurlarını savunmak için canlarını veren” şehit liderlerin ruhlarını onurlandırdı , bunların başında “El Aksa Tufanı Savaşı’nın liderleri İsmail Haniye, Yahya Sinvar ve Muhammed el-Deif” ve “direniş ekseni”ndeki bir dizi lider geliyor.
Faksiyonlar, Filistin halkının, ne kadar büyük fedakarlıklar olursa olsun, toprakları ve kutsal yerleri kurtarılana ve meşru hakları elde edilene kadar direniş yolunda ilerleyeceğini vurgulayarak açıklamalarını sonlandırdılar.