Operasyonlar Direktörlüğü 24 Aralık Salı günü yaptığı açıklamada muhalif grup liderlerinin yeni yönetimin lideri Ahmed al-Şaraa ile yaptığı toplantının bu anlaşmayla sonuçlandığını duyurdu.
Bu hamle, El Şaraa’nın son birkaç gün içerisinde askeri gruplarla yeni Suriye’de askeri kurumun nasıl şekilleneceğini görüşmek üzere gerçekleştirdiği bir dizi toplantının ardından geldi.
İki gün önce Askeri Operasyonlar Dairesi Başkanı Ahmed al-Şaraa, birkaç gün içinde Savunma Bakanlığı’nın ilan edileceğini ve yeni ordunun yapısını belirlemek üzere yeni askeri liderlerden oluşan bir komite kurulacağını, grupların teker teker kendilerini feshederek orduya katılmaya başlayacaklarını doğruladı ve grupların elinde silah kalmayacağını vurguladı.
Askeri harekatın sona ermesinin ardından birleşik bir komuta ve Savunma Bakanlığı kurulması konusunda grupların çoğunluğu ile bir anlaşma olduğunu da sözlerine ekledi.
Son birkaç gün içinde Şam’ı ziyaret eden tüm diplomatik heyetler güvenliğin sağlanması ve Suriye’nin birlik ve istikrarının korunması gerektiğini vurgularken Suriye toplumunun tüm kesimlerinin ülkenin geçiş sürecine katılması çağrısında bulundu.
Birkaç gün önce HTŞ askeri komutanı Marhaf Ebu Kasra (Ebu Hasan 600) Suriye’deki geçici hükümette savunma bakanı olarak atandı.
Ebu Hasan el Hamavi olarak da bilinen Ebu Kasra, Suriye’nin orta kesimindeki Hama vilayetinden bir ziraat mühendisi.
Ebu Kasra daha önce Birleşmiş Milletler ve ilgili Avrupa ülkelerine Tahrir el Şam’ı “terör örgütleri” listelerinden çıkarmaları çağrısında bulunmuştu.
Bir sonraki adımın kesinlikle askeri bir kurum inşa etmek olduğunu ve Tahrir el Şam’ın askeri kanadı da dahil olmak üzere tüm askeri birimlerin bu kurumun altında yer alması gerektiğini söyledi.
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler 15 Aralık’ta yaptığı açıklamada Suriye’deki yeni yönetimin talep etmesi halinde Türkiye’nin gerekli desteği vermeye hazır olduğunu ifade etti.
Türkiye’nin birçok ülkeyle askeri eğitim ve işbirliği anlaşmaları bulunduğunu belirten Güler, Suriye’de kapsamlı bir anayasanın kabul edilmesi, özgür seçimlerin yapılması ve BM’nin 2254 sayılı kararı uyarınca siyasi bir çözüme ulaşılması için ülkesinin mümkün olan desteği sağlayacağını söyledi.
Bakan, Türkiye’nin yerel grupların faaliyetleriyle daha önce ya da gelecekteki herhangi bir aşamada hiçbir ilgisi olmadığını vurguladı.
27 Kasım’da Suriyeli muhalif grupların başlattığı “Saldırganlığın Caydırılması” adlı askeri operasyon 8 Aralık’ta Beşar Esed rejiminin devrilmesiyle sonuçlanırken, gözler hala Askeri Operasyonlar Dairesi’nin müzakereler yoluyla geri almaya çalıştığı Rakka ve Haseke’ye çevrilmiş durumda.