Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Doğu Türkistan Ulusal Günü ve Uygurların Kendi Kaderini Tayin Mücadelesi

12 Kasım Doğu Türkistan Milli Günü vesilesiyle diasporadaki Uygur topluluğu bu anlamlı günü çeşitli etkinliklerle andı.

12 Kasım Doğu Türkistan Milli Günü vesilesiyle diasporadaki Uygur topluluğu

Her yıl 12 Kasım’da, küresel Uygur topluluğu Doğu Türkistan Ulusal Günü’nü anmak için bir araya gelir. Bu gün, Uygur halkının iki tarihi bağımsızlık anısını simgeler: 12 Kasım 1933’te Kaşgar’da kurulan Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti ve 12 Kasım 1944’te Gulja’da ilan edilen Doğu Türkistan Cumhuriyeti. Bu cumhuriyetler, kısa ömürlü olsalar da, Uygur halkının özgürlük, adalet ve kendi kaderini tayin etme konusundaki kalıcı özleminin güçlü sembolleri olmaya devam etmektedir.

Bağımsızlığın Mirası

Doğu Türkistan Birinci Cumhuriyeti (1933-1934), bölgesel kargaşa ve yabancı egemenliği ortamında Uygur kimliğinin ve özerkliğinin cesurca savunulmasını temsil ediyordu. Gulja merkezli İkinci Cumhuriyet (1944-1949), ulusal bir ordu ve idari kurumlar kurarak ve kendi para birimini çıkararak bu mirası daha da güçlendirdi. Bu tarihi cumhuriyetler, Uygur kimliğinin dayanak noktası olarak hizmet etmekte ve bir zamanlar mümkün olanın ve hala uğruna savaşmaya değer olanın hatırlatıcısı olmaktadır.

12 Kasım Neden Önemli?

Doğu Türkistan ve küresel diasporadaki Uygurlar için 12 Kasım sadece bir anma günü değil, aynı zamanda direnç ve yeniden teyit günü. Bu gün, onlarca yıllık baskıya rağmen umudunu kaybetmeyen ve özgürlük için mücadeleye devam eden bir halkın azmini simgeliyor.

Okumadan Geçme  Çin'in Uygurları hedef alan 'insanlığa karşı suçları' devam ediyor

DUK Başkanı Turguncan Alavdun, her yıl 12 Kasım’da dünyanın dört bir yanındaki Uygurların halklarının bir zamanlar sahip olduğu özgürlüğü hatırladıklarını ve yetmiş yıllık baskıya rağmen umutlarını hiç kaybetmediklerini ve bir gün özgürlüklerini geri kazanacaklarına inandıklarını belirtti.

Baskının Acı Gerçeği

Çin Komünist Partisi’nin 1949’da Doğu Türkistan’ı işgalinden bu yana, Uygur halkı sistematik siyasi, kültürel ve dini zulümle karşı karşıya kalmıştır. İngiltere Parlamentosu Dışişleri Komitesi, İnsan Hakları İzleme Örgütü ve Radio Free Asia’nın raporları, yeniden eğitim kamplarında kitlesel keyfi gözaltılar, zorla çalıştırma, ailelerin ayrılması, kültürel ve dini mirasın yok edilmesi ve yurtdışındaki Uygurları hedef alan ulusötesi baskı dahil olmak üzere yaygın insan hakları ihlallerini anlatmaktadır.

Okumadan Geçme  1 Ekim 1949: Türk İslam Yurdu Doğu Türkistan’ın Ateist Kızıl Çin tarafından işgali

Bağımsız uzmanlar ve ABD, Kanada ve Hollanda dahil olmak üzere birçok hükümet, bu eylemleri soykırım veya insanlığa karşı suç olarak tanımıştır.

Küresel Haklar İçin Daha Geniş Bir Uyarı

Uygurların mücadelesi izole bir sorun değildir. İnsan hakları ve demokrasiye yönelik küresel bir meydan okumayı yansıtmaktadır. Uluslararası toplum, Doğu Türkistan’daki otoriter baskının kontrolsüz bir şekilde devam etmesine izin verirse, başka yerlerde devletin işlediği zulümlere karşı cezasızlığın normalleşmesi riskiyle karşı karşıya kalır. Uygurlara destek olmak sadece bir dayanışma eylemi değil, aynı zamanda evrensel özgürlük ve insan onurunun savunulmasıdır.

Küresel Anma Törenleri ve Dayanışma

Kıtalar boyunca Uygur toplulukları ve savunucu gruplar, Doğu Türkistan Ulusal Günü’nü kutlamak için anma törenleri, kültürel toplantılar ve barışçıl gösteriler düzenlediler. Etkinlikler Münih, İstanbul, Washington DC ve Toronto’da gerçekleştirildi ve insan hakları savunucuları, milletvekilleri ve sivil toplum kuruluşlarını bir araya getirdi.

Okumadan Geçme  Doğu Türkistan’da çocuk olmak!

Dünya Uygur Kongresi, Uygur ve Doğu Türkistan Sürgün Hükümeti de dahil olmak üzere birçok örgüt, adalet çağrısını ve Uygur davasına yönelik küresel ilginin yeniden canlanmasını vurgulayarak anma etkinliklerine katıldı.

Devam Eden Mücadele

Her yıl Doğu Türkistan Ulusal Günü’nün kutlanması, sadece geçmişin bir yansıması değil, Uygur halkının kültürünü, dilini ve kendi kaderini tayin hakkını korumaya yönelik kararlılığının bir yenilenmesidir. Baskıların derinleşmesiyle birlikte Uygur halkı, savunuculuk, kültürel koruma ve uluslararası mobilizasyon yoluyla direnişini sürdürmektedir.

12 Kasım, Uygur ulusunun direncinin bir kanıtıdır. 1933 ve 1944 cumhuriyetlerinin ruhu, özgürlüğün bir zamanlar ne anlama geldiğinin ve yeniden ne anlama gelebileceğinin sembolü olarak varlığını sürdürmektedir.

Bugün, dünyanın dört bir yanındaki Uygurlar ve müttefikleri Doğu Türkistan Ulusal Günü’nü anarken, Uygurların özgürlüğü için verilen mücadelenin evrensel insan hakları için verilen bir mücadele olduğunu ve cesaret ve inançla devam ettiğini dünyaya hatırlatmaktadırlar.