“İslam Ülkelerinin BM’de Uygurları Desteklememesi Çok Üzücü!”

18 Ekim’de BM’nin 3. Komitesinde 51 ülke ortak bir açıklama yaparak, Çin’in işgali altındaki Doğu Türkistan’da yaşanan soykırıma dikkat çektiler. Bu 51 ülke arasında Türkiye’nin de dahil olduğu hiçbir İslam ülkesinin olmaması ise büyük bir hayal kırıklığına sebep oldu. Uygur Hareketi, yayınladığı basın açıklaması ile BM’de Doğu Türkistan’da yaşanan soykırıma değinen ve Çin’e baskı yapılması […]

18 Ekim’de BM’nin 3. Komitesinde 51 ülke ortak bir açıklama yaparak, Çin’in işgali altındaki Doğu Türkistan’da yaşanan soykırıma dikkat çektiler. Bu 51 ülke arasında Türkiye’nin de dahil olduğu hiçbir İslam ülkesinin olmaması ise büyük bir hayal kırıklığına sebep oldu.

Uygur Hareketi, yayınladığı basın açıklaması ile BM’de Doğu Türkistan’da yaşanan soykırıma değinen ve Çin’e baskı yapılması çağrısında bulunan ülkelere teşekkür etti.

Konu ile ilgili Uygur Hareketi başkanı Ruşen Abbas şunları söyledi: “Uluslararası toplum, Doğu Türkistan’da meydana gelen endişe verici insan hakları ihlalleriyle yüzleşmek için birlikte durmalıdır. Açıklamayı takdir etmekle birlikte, uluslararası işbirliğini geliştirmek için kullanılan stratejileri ve diplomatik kanalları yeniden değerlendirmemiz ve Doğu Türkistan’da meydana gelen vahşeti ele almak için somut adımlar atılmasını sağlamamız çok önemlidir. Ne yazık ki, sadece açıklamalar yapmak, Çin’i vahşetini durdurmaya çağırmak yeterli değil, harekete geçmemiz gerekiyor.”

Uygur Hareketi basın açıklamasında şu ifadeleri kaydetti:

“Açıklama üzerinde düşünürken, Birleşmiş Milletler’in bu krizi ele almadaki etkisizliğine dikkat çekmeliyiz. Temmuz 2019’da 22 ülke, Çin’in Uygurları ve diğer etnik kökenleri toplu olarak gözaltına almasını kınayan BMİHK’ye ortak bir mektup yayınladı. Uygur Hareketinin son birkaç yıldır adanmış savunuculuğuna rağmen, Çin’in insanlığa karşı suçlar ve soykırım politikaları açıkça işlerken İnsan Hakları Konseyi’ne yeniden seçilmesine tanık olmak cesaret kırıcı.

Uygur Hareketi, Çin’i Doğu Türkistan’daki soykırıma son vermeye, OHCHR ile yapıcı bir şekilde ilişki kurmaya, soykırım sözleşmesinde ana hatlarıyla belirtilen Uluslararası Hukuk yönergelerini desteklemeye ve değerlendirmede belirtilen temel tavsiyeleri tam olarak uygulamaya çağırmaya devam ediyor. Uluslararası toplumun birlik içinde durması, adalet talep etmesi ve Uygurların çektiği acılara son vermesi ahlaki bir zorunluluktur.”

Exit mobile version