Nöbetçi Eczaneler
Geçtiğimiz günlerde Çin Komünist Partisi ile ilgili ABD Temsilciler Meclisi Seçilmiş Komitesi, Doğu Türkistan’da devam eden Uygur Soykırımı ile Mücadele ilgili tavsiyelerini ABD Kongresine sunmuştu.
Bütün dünyada Uygur Soykırımının duyurulması amacıyla faaliyetler yürüten Uygur Hareketi konu ile ilgili bir basın bülteni yayınlayarak, Seçilmiş Komitenin ilgili tavsiyelerini memnuniyetle karşıladı.
Uygur Hareketinin yayınladığı basın bülteninde şu konular ifade edildi:
Komite’nin bulguları ve tavsiyeleri, devam eden Uygur soykırımının ele alınmasında ve Tayvan Boğazı’nda caydırıcılığın güçlendirilmesinde ileriye doğru atılmış çok önemli bir adımı temsil etmektedir.
Seçilmiş Komite’nin ilk politika onayları üzerine yapılan ortak bir açıklamada, ÇKP Seçilmiş Komitesi Başkanı Kongre Üyesi Mike Gallagher ve ÇKP Demokratları Seçme Komitesi Rütbeli Üyesi Kongre Üyesi Raja Krishnamoorthi, “ÇKP ile rekabet, koridor boyunca birlikte çalışmamızı gerektiriyor ve bugün Seçilmiş Komite’nin Uygur soykırımı ve Tayvan ile ilgili ilk politika önerilerini kabul etmek için ezici bir çoğunlukla oy kullandığımız için gurur duyuyoruz. Bu sadece bir ilk adımdır ve Tayvan Boğazı’nda caydırıcılığa bağlı olduğumuz ve ÇKP’nin Uygur halkına karşı soykırım, ‘her şeyden önce suç’ işlediği için göz yummayacağımız mesajını göndermek için iki partili bir şekilde çalışmaya devam edeceğiz.” dediler.
Seçilmiş Komite tarafından özetlenen temel bulgular, Uygur halkının karşı karşıya olduğu vahim durumun altını çiziyor. ÇKP’nin soykırımının ve insanlığa karşı işlenen suçların failleri, Doğu Türkistan’da cezasız kalarak vahşet işlemeye devam etmektedir. Bunu ele almak için Uygur Hareketi, soykırım ve insanlığa karşı suçlarla sonuçlanan kararlardan sorumlu ÇKP yetkililerine sonuçların dayatılmasını teşvik eden Tavsiye Kararı 1’i güçlü bir şekilde desteklemektedir.
Ayrıca, Uygur Hareketi, ABD’nin failleri sorumlu tutmada gösterdiği liderliği kabul etmektedir. Bununla birlikte, Komite’nin, diğer ülkelerin soykırımı önleme veya durdurma ve mağdurları koruma konusundaki anlaşma taahhütlerini yerine getirmede geciktiğini ortaya koyan bulgusunu da dikkate alıyor. Bu boşluğu gidermek için, Tavsiye Kararı 2, ÇKP’nin Uygurlara ve diğer Müslüman ve Türk halklarına karşı vahşetini ele almak için uluslararası ortaklarla işbirliği içinde ABD’nin diplomatik çabalarının güçlendirilmesi ihtiyacını vurgulamaktadır.
Küresel tedarik zincirleri, Komite’nin bulgularında vurgulandığı gibi, Uygur zorla çalıştırılarak yapılan ürünlerle lekelenmeye devam ediyor. Uygur Hareketi, ABD’nin Uygur zorla çalıştırılan malların ithalatına ilişkin yasaklarının daha kararlı bir şekilde güçlendirilmesini isteyen Tavsiye Kararı 3’ü tamamen desteklemektedir.
Doğu Türkistan’da gözetim ve kontrolü mümkün kılan, ABD ve Çin’deki uluslararası yatırımlarla desteklenen ileri teknolojinin geliştirilmesi ve konuşlandırılması önemli bir endişe kaynağıdır. Tavsiye 4, ABD sermaye akışlarını sorunlu Çinli şirketlere ve ÇKP’nin vahşetini kolaylaştıran kritik teknoloji sektörlerine sınırlamayı savunmaktadır – Bu ise Uygur Hareketi’nin sıkıca arkasında durduğu bir eylemdir.
Failleri sorumlu tutmak ve daha fazla vahşeti caydırmak için mevcut yasalara rağmen, bunların tam olarak uygulanması gerçekleşmemiştir. Uygur Hareketi, yönetimi hızlı eylem ve adaleti sağlamak için Uygur İnsan Hakları Politikası Yasası ve Uygur Zorla Çalıştırmayı Önleme Yasası’nın gerektirdiği yaptırımları uygulamaya çağıran Tavsiye 5’i desteklemektedir.
ÇKP’nin baskısından kaçan Uygurların karşılaştığı devam eden taciz ve yıldırma, Amerika Birleşik Devletleri’nde ve diğer uluslararası yerlerde bile, derinden endişe vericidir. Buna yanıt olarak, Tavsiye Kararı 6, üçüncü ülkelerdeki Uygurları korumak, uygun bireylere mülteci statüsü ve sığınma hakkı vermek için müttefikler ve ortaklarla işbirliğine dayalı çabalar çağrısında bulunmaktadır. Uygur Hareketi, güvenlik ve sığınak arayan Uygurlara gerekli korumayı sağlamak için bu tavsiyeyle dayanışma içindedir.
Politika önerileri hakkında yorum yapan Uygur Hareketi İcra Direktörü Ruşen Abbas, “Çin Komünist Partisi Seçilmiş Komitesi’ni anlayışlı bulguları ve tavsiyeleri için takdir ediyoruz. Bu politika tavsiyelerinin benimsenmesi, ÇKP’nin Doğu Türkistan’daki vahşetiyle mücadele etmek ve Uygur halkını daha fazla acı çekmekten korumak için acil küresel eyleme duyulan ihtiyacı vurgulamaktadır.” dedi.
Uygur Hareketi, Uygur halkının sesini yükseltmeye, adaleti savunmaya ve Uygur soykırımına son vermek için küresel desteği harekete geçirmeye olan bağlılığında kararlıdır. Seçilmiş Kurul’un politika tavsiyelerinin benimsenmesi, adalet ve hesap verebilirlik yolculuğunda önemli bir kilometre taşı görevi görmektedir.