Al-Salif Bölgesi, Hudeyde Valiliği’nin en büyük müdürlüğüdür ve stratejik bir liman içerir ve Hudeyde Valiliği, uzun bir kıyı şeridine sahip olmasının yanı sıra 3 hayati liman içerdiği için Yemen’in en önemli vilayetlerinden biridir.
Günün erken saatlerinde Husi grubu, ABD ve İngiltere’nin ülkelerine düzenlediği baskınlarda 17 subayının ölüm yeri ve zamanı belirtilmeden öldürüldüğünü ve cenazelerinin kendi deyimiyle görkemli cenaze alayı ile yapıldığını duyurdu.
Bu, grubun ABD-Britanya saldırılarından kaynaklanan kayıpları ikinci kez bildirmesi.
İlki, 12 Ocak’ta Yemen’deki ABD-İngiliz operasyonlarının başladığı gün, 5 kuvvetinin öldüğünü ve 6 kişinin de yaralandığını duyurdu.
Birkaç gün önce ABD ordusu, Husi grubunun Kızıldeniz ve Aden Körfezi’ndeki iki gemiye altı balistik füze ateşlediğini duyurdu ve gemilerden birinin hafif hasar bildirdiğini ancak yaralanma olmadığını da sözlerine ekledi.
Husi lideri Abdülmelik el-Husi, Gazze Şeridi’ndeki saldırganlık ve abluka durdurulmadığı takdirde Kızıldeniz’deki saldırıların artacağı uyarısında bulundu.
Yılın başından bu yana, Washington liderliğindeki koalisyon, Kızıldeniz’deki saldırılarına yanıt olarak Yemen’in çeşitli bölgelerindeki Husi mevzilerini hedef aldığını söylediği baskınlar başlattı ve bu saldırılar gruptan zaman zaman yanıt aldı.
ABD’nin desteğiyle yıkıcı bir İsrail savaşıyla karşı karşıya olan Gazze ile dayanışma içinde olan Husiler, Kızıldeniz’de roket ve insansız hava araçlarıyla işgalci israil veya bağlantılı kargo gemilerini hedef aldı ve Gazze Şeridi’ndeki savaşın sonuna kadar operasyonlarını sürdürmeye kararlı.
Ocak ayında Washington ve Londra’nın müdahalesi ve gerilimin tırmanmasıyla Husiler artık tüm ABD ve İngiliz gemilerini askeri hedef olarak gördüklerini açıkladı.