Etkinliğe dört sunumcu katıldı; bunlardan ilki, Uygurlarla ilgili bilgilerin araştırılması ve geliştirilmesi alanında yoğunlaşan uluslararası bir kuruluş olan Uygur Araştırmaları Merkezi’nden (CUS) bir sunum yapan Abdul Muktadier’di. Abdul Muktadier bu vesileyle Doğu Türkistan’da yaşanan Uygur soykırımını anlattı.
Ayrıca HUPI, Çin’in işgali altındaki Doğu Türkistan’da meydana gelen kültürel soykırım vakasına odaklanmak isteyen Ahmed Arafat’ı jeopolitik ve insan hakları gözlemcisi olarak da davet etti. Uygur sorununun endişe verici söyledi.
“Tüm dikkatimizden kaçan Uygurlara özel ilgi göstermeliyiz. Bu ilgi, en azından insanlık veya habluminannas ve İslam kardeşliği temelinde verilmeyi hak ediyor ve Endonezya’nın Pancasila’sıyla özgür ve aktif politikasıyla güçleniyor.”
Üçüncü konuşmacı Abdulhakim İdris’in “Çin’in İslam Dünyasını Sömürgeleştirmesi ve Uygur Soykırımı” adlı kitabının çevirmeni İmam Sofyan, kitabın yazımının arka planını anlattı.
Son konuşmacı Hotman Simanjuntak, S.Hum, Humanity United Project Indonesia İcra Direktörü, 2020’den bu yana Uygurlara yönelik İnsan Haklarına verdiği desteği vurgulayan ve sürekli olarak dile getiren bir aktivisttir. Bu fırsatta “Uygurlar İçin Mücadelenin Adımları” konulu materyallerden bahsetti.
Endonezya’nın bu davayı çözmek için yapabileceği en az iki şey olduğunu söyledi.
“Birincisi P’den P’ye veya kişiden kişiye, bu konuyu çalışmamız ve anlamamız gerekiyor, sonra bunu başkalarına aktarıyoruz ki kamuoyunun bilgisi olsun. Bundan sonra P’den G’ye, yani hükümete kişisel, sosyal bir güç haline gelen kişisel gücün, hükümete daha iyimser olma ve Doğu Türkistan’da insan haklarını savunma konusunda kararlı bir şekilde ayağa kalkma konusunda ilham verebileceği anlamına geliyor.
Materyalin sunumunun ardından Güney Tangerang ve Ciputat’taki öğrenci ve gençlik örgütlerinden oluşan davetlilerin sordukları çeşitli sorularla ortam hareketlendi.
Kapanışa doğru Hotman, seminer ve tartışma sonrasında katılımcıların birlikte daha derinlemesine çalışmaya istekli olacaklarını ve hep birlikte seslerini yükselterek hükümeti cesaretlendirmek için harekete geçeceklerini umduğunu ifade etti.
Seminerin ardından iftarın hep birlikte açılması ve organizasyonlar arasında bir araya gelinmesiyle devam etti.