Nöbetçi Eczaneler
Zahedan’ın Sünni Cuma namazı lideri, cumhurbaşkanının “politikalar değişene kadar İran’da hiçbir şey yapamayacağını” vurguladı.
Abdülhamid, “Anayasa’nın 115. maddesinde öngörülen ‘kadınların ve Sünnilerin’ cumhurbaşkanlığı için kayıt altına alınması ve bulunmasının yasaklanması, ‘İslam hukuku ve uluslararası hukuka’ uygun değildir ve son 45 yılda ‘kadın’, ‘Sünniler’ ve belirli bir dini ve siyasi yelpazeden olmayanlar olmak üzere üç kategori her zaman mahrum bırakılmıştır.” dedi
İran Anayasası’nın 115. maddesine göre, “Cumhurbaşkanı, aşağıdaki nitelikleri karşılayan dini ve siyasi şahsiyetler arasından seçilir: İran kökenli, İran vatandaşı, yönetici ve becerikli, iyi bir sicile sahip, güvenilir ve dindar, İran İslam Cumhuriyeti’nin ilkelerine ve ülkenin resmi dinine inanan ve inanan.”
Bu iki ilkenin ışığında, İslam Cumhuriyeti’nde hem anayasayı yorumlamaktan hem de seçim adaylarının niteliklerini incelemekten sorumlu olan Anayasayı Koruyucular Konseyi, şimdiye kadar kadın adayların, Sünnilerin ve eleştirmenlerin niteliklerini reddetti.
Sünni Cuma İmamı, Muhafız Konseyi’nin 115. maddeyi yanlış yorumlamasını yanlış olarak nitelendirerek, “siyasi adamların” siyaset alanında yönetim yeteneğine sahip uzmanlar olduğunu söyledi.
Daha önce, Altıncı Meclis’teki Sanandaj’dan bir Sünni temsilci olan Celal Celalizade, güvenlik görevlilerinin cumhurbaşkanlığına aday olmak için kaydolmasını engellediğini bildirdi.
Molla Abdülhamid, 13’üncü cumhurbaşkanlığı seçimlerinde “İlkecileri” sandığa davet etmedeki rolüne de değinerek, “13’üncü cumhurbaşkanının seçim heyeti, Sünniler arasından bir bakan seçme sözü vermese de, Sünniler arasından bir vali, bir bakan yardımcısı ve bir büyükelçi atayacağına söz verdi.” dedi.
“Ne yazık ki, bunlar sadece olmadı, aynı zamanda 13. hükümet döneminde şehirlerdeki birçok Sünni ibadethanesini kapattılar ve yasalara aykırı olarak Tahran’daki Sünni merkezi ibadethanesinin belgesini başkaları adına koydular ve namazları kapattılar.”
Zahedan’ın Cuma İmamı şunları ekledi: “Mahsa olayından sonra, Zahedan’daki Kanlı Cuma olayı sebepsiz yere gerçekleşti ve bu çok acı vericiydi. Ayrıca, İran halkının protestoları ve protestoculara ve tutuklulara yapılan muamele sırasında yasa ihlal edildi. Bütün bunlar 13. hükümet döneminde İran milletine karşı yapılan haksızlıklardı.”
Molla Abdulhamid, “Zahedan’daki Kanlı Cuma olayını kınayın ve halkın kalbini kazanın dedik, ancak bunu yapamadılar” dedi.
30 Eylül 2022’de Zahedan’da Cuma namazından sonra protesto mitingi düzenlemeyi planlayanların vurulması sonucu çok sayıda kişi öldürüldü ve insan hakları kaynakları sayının 100’den fazla olduğunu bildirdi.