Bu dört Uygur’dan biri, 2020 yılının Şubat ayında Suudi Arabistan’a umreye gidip, korinavirüsü nedeniyle Türkiye’ye geri dönemeyen Hemdullah Veli, diğer birisi ise 2006 yılından beri Suudi Arabistan’da oturma izniyle yaşayan Nurmuhammed Rozi’dir. Her ikisinin de Türkiye’nin uzun süreli ikamet izni bulunmaktadır. Buhalçam Abdullah, Nurmuhammed Rozi’nin önceki eşidir ve 30 Mart 2022’de 13 yaşındaki kızıyla birlikte Suudi polisleri tarafından gözaltına alınmıştır.
Onlar, 2022 yılının Nisan ayında Guangzhou’ya gidecek bir uçakla Çin’e geri gönderilmek üzere yerleştirilmişti, ancak o sırada Suudi yetkililer, uluslararası baskı altında onları Çin’e geri göndermeyi durdurmuştu.
Birkaç yıldır, insan hakları kuruluşları ve uluslararası af örgütleri gibi uluslararası kuruluşlar, bu Uygurların Çin’e geri gönderilmemesi ve güvenli bir ülkeye bırakılması konusunda birçok kez çağrıda bulunmuştur.
Tayland hükümetinin uluslararası baskılara ve çağrılara rağmen 40 Uyguru ölüme terk ederek Çin’e teslim etmesi, diasporadaki Uygurları hem üzmüş hem de öfkelendirmişti. Fas’ta tutuklu bulunan Uygur aktivist İdris Hasan’ın ve Suudi Arabistan’daki 4 Uygur Türkünün serbest bırakılması ise diasporadaki Uygurları teselli etti.