Uygur Hareketi (CFU) yaptığı açıklamada, 2014 yılından bu yana Tayland’ın Göçmen Gözaltı Merkezlerinde (IDC) tutulan 48 Uygur Türkünün Çin’e sınır dışı edilme tehlikesiyle karşı karşıya kalması nedeniyle küresel mülteci koruma sisteminin kritik bir başarısızlığa uğradığını söyledi.
On yıldır korkunç koşullar altında gözaltında tutulan bu kişiler, Tayland-Çin ilişkilerinin 50. yıldönümü ve ABD’deki hükümet değişikliği ile bağlantılı olarak Çin’den geldiği bildirilen baskılar altında soykırım yapan bir rejime zorla geri gönderilme riski altındadır.
Yıllardır süren uluslararası kınamalara ve Tayland Ulusal İnsan Hakları Komisyonu’nun Ekim 2023’te tutukluların serbest bırakılması ve yeniden yerleştirilmesi yönündeki tavsiyesine rağmen Taylandlı yetkililer harekete geçmedi. Bu mülteci grubu, 172’si Türkiye’ye yerleştirilen, 109’u Çin’e geri gönderilen ve 5’i yetersiz tıbbi koşullar nedeniyle hayatını kaybeden 350’den fazla Uygur erkek, kadın ve çocuktan oluşan daha büyük bir grubun parçasıdır. Bu kişilerin sınır dışı edilmesi Tayland’ın İşkenceye Karşı Sözleşme ve kendi İşkenceyle Mücadele Yasası kapsamındaki yükümlülüklerini ihlal edecektir. Yasal ve sosyal ilişkilerden men edilen ve sağlık hizmetlerine erişimleri engellenen Uygurların protesto amacıyla açlık grevine başladıkları bildirildi.
Kriz, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin (UNHCR) görevini yerine getirmediği için eleştirilere maruz kalmasıyla birlikte, küresel mülteci korumasındaki rahatsız edici eğilimleri vurgulamaktadır. Dahili belgeler, Tayland’ın tutukluların durumunu çözmek için gayrı resmi olarak BMMYK’dan yardım istediğini, ancak ajansın Çin’i kışkırtma ve finansman riskine girme endişeleri nedeniyle tereddüt ettiğini gösteriyor. Şubat 2024’te BM uzmanları Tayland hükümetine resmen bir mektup göndererek tutuklu Uygurların koşullarına ve gördükleri muameleye açıklık getirilmesini talep etti.
Uygur Hareketi kurucusu ve başkanı Ruşen Abbas Tayland’da
Tayland’ın 48 Uygur Türkünü Çin’e ölüme gönderme tehdidine karşı hukuki ve insani destek amacıyla Uygur Hareketi ve aynı zamanda Dünya Uygur Kongresi Yürütme Kurulu başkanı olan Ruşen Abbas ekibiyle birlikte Tayland’a gitti.
Burada bir dizi faaliyetlerde bulunan Uygur Hareketi Başkanı Ruşen Abbas Tayland sivil toplum liderleri Chalida Tajaroensuk ve Asya İnsan Hakları İşçi Savunucuları’ndan Phil Robertson ile bir araya gelerek Tayland hükümetine 48 Uygur Türkünün iadesinin durdurulması için çaba harcanması için ortak hareketi etme ve diğer ülkeleri seslerini yükseltmeye ve Tayland makamlarını yükümlülüklerini yerine getirmeye ve bu Uygurların sınır dışı edilmesini derhal durdurmaya çağırdı.
Tayland’da televizyonlarda ve medyada konuyu dile getiren Ruşen Abbas ve ekibi Tayland Milletvekili Kannavee Suebsang ile Parlamento’da Çin’e zorla geri gönderilme tehdidiyle karşı karşıya olan Uygur mülteciler konusundaki kritik konuyu görüşmek için bir araya geldi.
Tayland Milletvekili Kannavee Suebsang ile Parlamento’da canlı yayına katılan Ruşen Abbas iade işleminin ivedilikle durdurulması çağrısında bulundu.
Uygur Hareketi yaptığı açıklamada Tayland’da tutuklu bulunan Uygur Türklerinin gösterilen tepkiler nedeniyle şimdilik iade edilmediğini ama hâlâ iade riskinin mevcut olduğunu söyledi.