Devlet Giray’ın 1571’deki Kırım seferi, Kırım Tatarlarının o dönemde Korkunç İvan tarafından yönetilen Moskova Prensliği’ne yönelik en yıkıcı saldırılarından biriydi.
Böylece, 1571 baharında Devlet Giray, Kırım Tatarları ve müttefiklerinden oluşan büyük ordusuyla yola çıktı. Sefer dikkatlice planlanmıştı ve Han’ın amacı, iç anlaşmazlıklar ve son askeri başarısızlıklar nedeniyle zayıflamış olan Moskova’ya kesin bir darbe indirmekti.
Kırım Tatarları Moskova’ya ulaştığında ve Moskova savunmasını büyük bir çaba sarf etmeden aştığında, şehrin savunucuları etkili bir direniş örgütleyemedi. Bunun üzerine Korkunç İvan, oğulları ve hazineleriyle birlikte Trinity Manastırı’na kaçmaya karar verdi.
Daha 3 Haziran 1571’de Kırım Tatarları şehri yağmalamaya başladılar. Tüccarların ve zanaatkârların evlerini ateşe verdiler. Kuvvetli bir rüzgâr yangını, çoğunlukla ahşap binalardan oluşan şehrin tamamına yaydı. Birkaç saat içinde Moskova yerle bir oldu. Çeşitli tahminlere göre, yangında 30.000 ila 80.000 kişi öldü ve daha da fazlası esir alındı.
Bu saldırının Moskova Prensliği için önemli sonuçları oldu. Moskova’nın savunmasının zayıflığını ve IV İvan’ın tebaasını korumadaki yetersizliğini gösterdi. Aynı zamanda bu sefer, Devlet Giray’ın Kırım Tatarları ve müttefikleri arasındaki otoritesini güçlendirdi ve onu güçlü ve zorlu bir hükümdar olarak gösterdi.
Bu saldırıya karşılık olarak IV İvan, Kırım Hanlığı ile barış yapmak ve yıllık haraç ödemeyi kabul etmek zorunda kaldı ve Kırım Hanına Astrahan’ı verdi, ancak gelecekte yeni sonuçlara yol açacak olan Kazan’ı vermeyi reddetti.