Bu aleni ihlallere rağmen, uluslararası toplum bu savaş suçlarını ele almada pasif kalmıştır.
Gazze Sağlık Bakanlığı, bu saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısının 32.705’e, yaralananların sayısının ise 75.190’a ulaştığını açıkladı.
Bu arada Tel Aviv’de gerginlik tırmanmış, İsrail işgal güvenlik güçleri ile saldırganlığa son verilmesini, esirlerin serbest bırakılmasını ve Binyamin Netanyahu ile sağcı hükümetinin görevden alınmasını talep eden yerleşimciler arasında çatışmalar patlak vermiştir.
Şifa Hastanesi, İsrail işgal ordusunun 13 gün süren saldırısına maruz kalarak son şiddet olaylarının en ağır yükünü taşıdı. Bu süre zarfında 1.050’den fazla ev yıkıldı ya da hasar gördü, 400’den fazla Filistinli öldürüldü ve yüzlercesi gözaltına alındı ya da işkence gördü.
Kurbanlar arasında, hastane kompleksi içinde temel malzemeler veya tahliye araçları olmaksızın mahsur kalan yaklaşık 107 hasta ve sağlık personeli de bulunmaktadır.
Gazze hükümetinin medya ofisi bu eylemleri savaş suçu ve insanlığa karşı suç olarak kınamış ve uluslararası toplumun bu tür vahşetler karşısındaki sessizliğini kınamıştır.
Amerikan yönetimini ve diğer suç ortağı tarafları, İsrail İşgal Güçleri tarafından işlenen bu soykırım ve etnik temizliğe olanak sağlamadaki rollerinden dolayı sorumlu tutmaktadır.