Uygur Hareketi, Georgetown Öğrencilerinin Uygurlar için Yaptığı Savunuculuğu Övdü

Georgetown Hukuk öğrencileri, İnsan Hakları Girişimi İcra Direktörü Elisa Massimino ve Seçkin Öğretim Üyesi ve Uygur Hareketi Danışma Kurulu Üyesi Scott Busby’nin rehberliğinde, kısa bir süre önce İç Güvenlik Bakanlığı Sekreteri Mayorkas’a ikna edici bir mektup yazdılar. Mektupta Uygurların ve Uygur bölgesindeki diğer etnik Türk gruplarının içinde bulunduğu vahim koşullar ayrıntılı bir şekilde anlatılıyor ve sığınma taleplerinin bir an önce işleme konulması gerektiği vurgulanıyordu.

Mektup ayrıca Georgetown Üniversitesi Hukuk Merkezi Asya Hukuku Merkezi İcra Direktörü Thomas Kellogg, Georgetown Üniversitesi Walsh Dış Hizmet Okulu Profesörü James Millward ve Georgetown Üniversitesi Hukuk Merkezi Uygulamalı Hukuk Çalışmaları Merkezi ve İnsan Hakları Enstitüsü Uygulama Profesörü ve Fakülte Direktörü Andrew Schoenholtz tarafından da imzalandı.

Belge, 8 C.F.R. § 208.13(b)(2)(iii)(A)’da belirtilen ABD sığınma hukukuna dayanan sağlam bir yasal argüman sunmaktadır. Bu madde, ırk, din, milliyet, belirli bir sosyal gruba üyelik veya siyasi görüşe dayalı olarak kendi gruplarına karşı tutarlı bir zulüm modelini kanıtlayabilen bireylere sığınma hakkı vermektedir. ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Uygur bölgesindeki durumu soykırım olarak tanımladığı göz önünde bulundurulduğunda, mektupta Uygur başvuru sahiplerinin sığınma hakkı elde edebilmek için sadece kimliklerini doğrulamaları gerektiği savunuluyor. Bu mektubu kaleme alan Georgetown Hukuk öğrencileri, Uygur Hareketinin 16 Nisan’da Kongre Uygur Grubu’nun açılış etkinliğine de katılarak bu insani krizin ele alınmasına yönelik yenilenen çabaları gözlemledi ve katkıda bulundu.

Uygur Hareketi başkanı Ruşen Abbas bu çabaları överek şunları söyledi: “Georgetown toplumunun bu üyelerinin çok önemli bir anda kritik bir konuya dikkat çeken tutku ve kararlılıklarını takdir ediyoruz. Toplumumuz süregelen bir soykırımla karşı karşıya ve şu anda sadece bir avuç Uygur sığınma sürecinden geçerek kalıcı koruma elde edebilmiş durumda. Küresel toplumun üyeleri olarak, onların yardım çığlıklarının duyulmasını ve harekete geçilmesini sağlamalıyız. İç Güvenlik Bakanlığı’nı Uygur krizinin ciddiyetini dikkate almaya, mevcut yasayı olumlu bir şekilde yorumlamaya ve Uygurların ve diğer Türk gruplarının üyelerinin sığınma başvurularına öncelik vermeye çağırmak için hep birlikte durmalıyız.“

Uygur Hareketi ayrıca dünya çapında benzer düşünen bireyleri, kuruluşları ve savunucuları bu gerekli değişikliği desteklemeye çağırdı.