Wall Street Journal’ın diplomatlardan aktardığına göre İran destekli gruplardan binlerce savaşçı Suriye’de, özellikle ülkenin doğusunda, Şam’da, Halep’te ve başka yerlerde konuşlanmış durumda.
Ancak Batılı ve Arap yetkililere göre aralarında Devrim Muhafızları subaylarının da bulunduğu İranlı güçlerin çoğu, Afgan, Iraklı ve Suriyeli savaşçılarla birlikte geri döndü ve Irak tarafındaki sınır kasabası El Kaim’e doğru aceleyle yola çıktı.
Gazeteye göre diplomatlar, Şam’da bulunan bazı İranlıların Tahran’a uçtuğunu, ülkenin batısındaki Hizbullah savaşçılarının ise karayoluyla Lübnan’a kaçtığını söyledi.
Gazetenin haberinde, bu grupların elindeki teçhizat ve silahların akıbetine ilişkin olarak ise, bunların “yerinde bırakılmış gibi göründüğü” belirtildi.
Batılı diplomatlar, binlerce İranlı askeri personel ve müttefiklerinin ülkeden kaçarken, daha sonra işgalci israil tarafından bombalanan ya da Heyet Tahrir El Şam ve diğer müttefik gruplar tarafından ele geçirilen büyük miktarda askeri teçhizat ve silahı geride bırakmak zorunda kaldıklarını açıkladı.
ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Orta Doğu’dan sorumlu üst düzey yetkilisi Barbara Leaf Pazartesi günü İranlıların Suriye’den tamamen çıkıp çıkmadıkları sorusu üzerine şunları söyledi “Hemen hemen evet, bu olağanüstü bir durum” diyen Leaf, Suriye’nin artık “İran için düşman topraklar” olduğunu ancak bunun “varlıklarını yeniden tesis etmeye çalışmayacakları anlamına gelmediğini” de sözlerine ekledi.
ABD Başkanı Donald Trump döneminde Pentagon’da görev yapmış olan Mick Mulroy, Esad rejiminin çöküşünün “İran’ın bölgedeki etkisini ve terör örgütlerini destekleme ve sponsorluk yapma kabiliyetini azalttığı” yorumunda bulundu.