Nöbetçi Eczaneler
Ateist Kızıl Çin Doğu Türkistan’da “İslamı Çinlileştirme” sapkın ânlayışı çerçevesinde İslâm’ın ana kaynağı Kur’an-ı Kerim’i tahrif ederek değiştirmeye çalışmaktadır.
Çin’de İslam’ın Tarihi
MS 651 yılında, Tang Hanedanlığı İmparatoru Gaozong’un izniyle Çin’de İslam resmi olarak uygulanmaya başlandı. Bu aynı zamanda Raşidun Halifeliği’nin Üçüncü Halifesi Osman ibn Affan’ın (Radıyallahu anh) halifeliğinin son birkaç yılıydı. Müslümanlar Tang Hanedanlığı ve sonraki hanedanlıklar boyunca ve modern ÇKP’nin kuruluşu sırasında Çin toplumunun bir parçası olmaya devam etseler de – yabancı olarak görülüyorlardı. Ming Hanedanlığı döneminde (MS 1368 – MS 1644) Müslümanlar Han Çinlileri ile evlenmiş ve Çin kültürünü benimsemişlerdir – Hui halkının öncüsü olmuşlardır.
Müslümanlar Çin nüfusunun %1,5’ini oluşturmaktadır – bu grubun en büyüğü etnik olarak Çinli olan Hui Müslümanlarıdır. Uygurlar esas olarak Doğu Türkistan’da yaşamaktadır ve Türkçe dil konuşan Türk halktır. Hui Müslümanları, Uygur Müslümanları ve diğer küçük Çinli Müslümanlar 20 milyonluk bir nüfusu oluşturmaktadır.
Uygurlar
Uygurlar, Doğu Türkistan olarak adlandırılan ve daha sonra Çin’in 1949’da -Başkan Mao Zedong’un Çin Halk Cumhuriyeti’ni kurduğu yıl- işgal etmesinin ardından adı Sincan olarak değiştirilen bir bölgeye aittir. “Sincan” “yeni sınır” anlamına gelir ve Moğolistan, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Afganistan, Pakistan ve Hindistan ile sınır komşusudur. Uygur halkı kültürel olarak Özbekistan gibi diğer Türk halklarındandır ve Uygur dili, Özbekçeyi de içeren Türk dillerinin Karluk koluna aittir. Uygurların çoğunluğu Sünni Müslüman olmasına rağmen, bazıları Budizm ve Şamanizm de dahil olmak üzere diğer dinleri uygulamaktadır.
ÇKP’nin etnik azınlıkları hedef alan bir geçmişi olsa da, Uygurların peşinden gitmek için terörizmi bir bahane olarak kullandı. 11 Eylül sonrası Çin Uygur iç terörizm söyleminin alevlerini körükledi. 2014 yılında Şiddet İçeren Terörizme Karşı Sert Saldırı Kampanyası başlatıldı. Bu da kontrol noktalarına, Uygur pasaportlarına el konulmasına ve Halkın Kolaylık Kartının Uygurlara verilmemesine yol açtı. Bu kart olmadan Uygurlar ekonomik fırsatlardan yararlanmak için şehirlere gidemiyorlar.
Kur’an’ı Değiştirme Girişimleri
Çin Komünist Partisi’ne ait bir gazete olan Global Times’a göre, 5 Ocak 2019 tarihinde hükümet İslam’ı “Çinlileştirmek” için beş yıllık bir plan kabul etti. Şimdi silinen makalede, ÇKP’nin seküler, sosyalist ideolojisiyle daha uyumlu olması için dinin değiştirilmek istendiğinden bahsediliyor. Bu, laiklik ve modernliği kucaklarken aşırıcılıkla mücadele kisvesi altında yapılıyor. Hükümet terörizmle mücadele adına özellikle Doğu Türkistan’ı hedef alıyor. Diğer dinlerin de eninde sonunda bu Çinlileştirme sürecinden geçmesi beklenmektedir.
ÇKP, Kuran’ın ve diğer dini metinlerin “sosyalist değerleri yansıtacak” şekilde değiştirilmesini istemektedir. Eğer ayetlerden herhangi biri Komünist Parti’nin ideallerine aykırı ise, yeniden tercüme edilmeli ya da yeniden yazılmalıdır. Bu karar, Kasım 2019’da Çin Halkı Siyasi Danışma Konferansı Ulusal Komitesi Etnik Din İşleri Komitesi’nde bir araya gelen uzmanlar ve farklı dinlerin temsilcileri tarafından alındı. Bu konferansın bazı konuları arasında Çin’i etkileyen “aşırı uygulamalardan” ve “sapkın düşüncelerden” kaçınmak da vardı.
Apple, Ekim 2021’de hükümetin talebi üzerine popüler Quran Majeed uygulamasını Çin App Store’dan kaldırdı. Apple, Çin hükümeti için diğer uygulamaları kaldırmış olsa da, silinen belirli bir uygulama yerine uygulama kategorileriydi. Geliştirici, Quran Majeed uygulamasının yasaklanmış içerik içermesi nedeniyle kaldırıldığını söyledi. Analistler, uygulamanın dini metninin Çin hükümeti tarafından yasadışı kabul edildiğine inanıyor. Ocak 2025 itibariyle, Quran Majeed uygulaması Çin’de hâlâ kullanılamıyor, ancak diğer ülkelerde indirilebilir durumda.
Bununla birlikte, Kuran sözlü bir gelenek olduğundan ve hafızlar üç yaşına kadar küçük olduğundan, Çin’de her zaman için Kuran’ı bilen birileri muhakkak olacaktır.