Nöbetçi Eczaneler
Bu vesileyle Dünya Uygur Kongresi, Cuma günü bir açıklama yaparak, Çin hükümetinin bu kanlı baskınında hayatını kaybeden Uygurları anmak için Münih’teki Çin Konsolosluğu önünde büyük bir protesto gösterisi düzenleyeceğini duyurdu. Açıklamada Dünya Uygur Kongresi Başkanı Turguncan Alaaddin, Barın Ayaklanması’nın patlak verdiği bu günü anmanın önemine değinerek, “Barın kahramanları, Çin hükümetine asla boyun eğmeyeceklerini, Çin yönetimini kabul etmeyeceklerini ve bağımsız bir devlet kurarak yaşamak istediklerini ve buna inandıklarını ispatladıkları bir gündür,” dedi.
Dünya Uygur Kongresi’nin Münih’te düzenlediği bu protestoya yaklaşık yüz Uygur katıldı. Göstericiler, Çin hükümetini suçlayarak “Çin, Uygurlara yönelik soykırımı durdur”, “Terörist Şi Cinping”, “Çin Doğu Türkistan’dan defol” ve “Uygurlara özgürlük” gibi sloganlar attılar.
Today, the WUC and the #Uyghur community in Munich protest in front of the Consulate to commemorate the victims who were murdered during the #BarenMassacre.
— World Uyghur Congress (@UyghurCongress) April 4, 2025
WUC President @TurgunjanAlawd3 said:
“The Baren Massacre was the initial phase of the Chinese government’s genocide… pic.twitter.com/FfIBkLi8B6
Bu trajik günü anma vesilesiyle, Uygur İnsan Hakları Projesi de bir açıklama yaparak, Çin hükümetinin 35 yıl önce Barın’daki Uygurlara karşı gerçekleştirdiği kanlı baskıyı kınadı. Açıklamada belirtildiğine göre, Barın’daki Uygurlar, Çin hükümetinin Uygurların dini özgürlüğünü bastırma ve Uygur kadınlara yönelik uyguladığı doğum planlaması politikalarına karşı ayaklanmışlardı. Açıklamaya göre, Çin güvenlik güçleri o gün hükümet binası önünde dini özgürlüklerin bastırılmasına karşı barışçıl gösteri ve dua yapan yaklaşık 200 Uyguru bastırdı. Ardından, haftalar boyunca keyfi tutuklamalar, işkence ve hatta yargısız infazlar gerçekleştirildi.
Çin hükümeti, Barın’daki Uygurları bastırmak için Çin Halk Kurtuluş Ordusu birlikleri, polis güçleri, sınır muhafızları ve Sincan Üretim ve İnşaat Birliği askerlerini seferber etti. Dünya Uygur Kongresi’nin açıklamasına göre, nüfusu 19.000 olan Barın’a 18.000 Çin askeri sevk edildi. Açıklamada ayrıca, 5 Nisan’dan sonraki günlerde binlerce Uygur’un Çin askerleri tarafından katledildiği belirtildi. Bu geniş çaplı katliamın ardından, Çin hükümeti Barın’da hayatını kaybeden Uygurların sayısını yaklaşık 20 olarak açıkladı.
Çin hükümetinin Barın’da gerçekleştirdiği bu kanlı baskın, ilk kez uluslararası insan hakları kuruluşlarının dikkatini çekmişti. Uluslararası Af Örgütü, yayımladığı bildiride Çin hükümetinin Barın olayına karışan Uygurları tutukladığını, uzun yıllar ağır cezalar verdiğini, infaz ettiğini ve ölüm cezasını yaygın şekilde uyguladığını belirtti. İnsan Hakları İzleme Örgütü ise Barın’da kaç kişinin öldüğünün net olarak bilinmesinin mümkün olmadığını ifade etmişti.