Nöbetçi Eczaneler
Doğu Türkistan Milli Hareketi, Çin’in Doğu Türkistan’da devam eden ve sömürgeleştirme, Uygurlara karşı soykırım ve işgal olarak tanımlanan çabalarını durdurmak için ortak eylem çağrısında bulundu. Etkinliğin ABD’de 28 Temmuz 2024 Pazar günü saat 13:00 ile 15:00 arasında yapılması planlanıyor.
Doğu Türkistan Milli Hareketi, resmi Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “28 Temmuz 2024 Pazar günü saat 1-3 arasında Beyaz Saray önünde düzenlenecek mitingde bize katılın. İşgal altındaki Doğu Türkistan’ın Yarkent kentinde 28 Temmuz 2014’te başlayan ve binlerce Uygur’un Çin hükümet güçleri tarafından vahşice katledildiği 2014 Yarkent Katliamını anacağız. Bu, devam etmekte olan Uygur Soykırımının başlangıcı olmuştur. ABD hükümetine Çin’in Doğu Türkistan’daki sömürgeleştirme, soykırım ve işgaline karşı anlamlı adımlar atması yönündeki çağrılarımızı yineleyeceğiz.”
Doğu Türkistan/Uygur Sorunları için bir Özel Koordinatör atanmasını ve Doğu Türkistan’ın Tibet gibi Çin tarafından işgal edilmiş bir ülke olarak tanınmasını talep eden Doğu Türkistan Milli Hareketi, paylaşımında “ABD hükümetinin Çin’in işgal altındaki Doğu Türkistan’da devam eden soykırım ve insanlığa karşı suçlarını önleme ve cezalandırma konusundaki ahlaki ve yasal yükümlülüklerini yerine getirmesini talep etmek için bizimle birlikte olun” ifadelerine yer verdi.
“Yarkent Katliamı”, Temmuz 2014’te Çin’in Doğu Türkistan’da bulunan Yarkent İlçesinde meydana gelen katliamdır. Uygur aktivistler ve örgütlerin yanı sıra uluslararası insan hakları gruplarından gelenler de dâhil olmak üzere çeşitli rapor ve anlatımlara göre, Çin güvenlik güçleri bölgedeki Uygur protestoculara ve sivillere yönelik şiddetli bir baskı uygulamıştır.
Uygur kaynaklarına göre, ilk protestoların ana nedeni, Çin hükümetinin Başkent Kasabasında meydana gelen ve bölgedeki ev aramaları sırasında beş kişilik bir Uygur ailesinin yargısız infazına yol açan bir protestoya tepkisiydi. Sonuç olarak, birçok Uygur, protestolara katıldıkları yakınlardaki İlişku Kasabasına kaçtı.
Çin hükümetine göre, polis ve güvenlik güçleri protestocularla çatıştığında 59’u Uygur olmak üzere 96 sivil öldürüldü. Çin devlet medyası, olayı “Sincan‘daki bir polis karakoluna önceden tasarlanmış bir terör saldırısı” olarak nitelendirdi.
Ancak Uygur grupları, olayın “Çin güvenlik güçlerinin ramazan ayında uyguladığı ağır baskılara ve son haftalarda yargısız ölümcül güç kullanımına karşı” protesto eden sakinleri içerdiğini bildirdi. Uygur kaynakları, protestolar sırasında ve sonrasında en az 3000 Uygurun öldürülmüş olabileceğini tahmin ediyor. Tutuklanan, öldürülen ve kaybedilenlerin gerçek sayısı, şeffaflık ve adli hesap verme sorumluluğu göz önüne alındığında belirsizliğini koruyor.